Pardus... Özgürlük İçin...
<
Blog Kardeşliği, kardeşlerin neler dinlediğini toparlamak için audioscrobbler'da grup açmış. Biliyorsunuz daha önce ben duyurduğumda bu konu hakkında pek emin olmadığımı söylemiştim. Bir kaç gündür bu konu üzerine düşünüp duruyordum. ( Bir yandan müzik dinliyor, bazen kitap okuyor, bazen anime seyrediyor, arada çalışıp, blog okuyor ve yaklaşık bir haftadır bu yazıyı bir yazıp bir siliyorum ) Bir zamanlar şu metini yazmışım :
Tarihler atardın tuttuğun notların altına kendin için değil, okuyacak -okuyabilecek- diğerleri için. Gittiğin yoldan gelebilsinler, sürebilsinler diye izini zaman içinde. Zaten bütün notlar başkaları okusun diye yazılmazlar mı?
Hala aynı şeyi düşünüyorum. Yazılan her şey başkası okusun diye yazılıyor. Blogların ise bu konuda herkesin okunma şansının olduğu tek yazılı ortam oldunu varsayıyorum. Tabiki internet bu konuda daha fazla imkanlar sunuyor. Sadece yazı değil, müzik, resim, film, anime, çizgi roman, performans ve aklınıza gelebilecek daha ne varsa bunların bir başkasına ulaşma olasılığının nerdeyse garantili olduğu tek ortam. - Burda ulaşılan kişi sayısının bir önemi yok. ama illa merak ediyorsanız da gerçek sayıyı bilebilme şansınız diğer her ortamdan daha fazla - Beni ben yapan şeyleri, ya da boş verin beni ben yapanı şu an yaptığım şeyleri bir yere listelesem ve bir gün biri gelip - örneğin bundan 10 sene sonraki ben - acaba şu tarihlerde neler yapıyormuş diye bir tarama yapsa : şu müzikleri dinlemiş, şu yazıları yazmış, şu verdiği linkleri gezmiş, okumuş, yorum yazmış dese. Hatta bütün bunların ötesinde şu şu filmleri seyretmiş, şu şu kitapları okumuş dese. Böylece ben de tarih içerisinde - en azından kendi kişisel tarihim - kendime bir yer-yön-yol edinsem ( vektör gibi oldu ). Peki ama bir başkasına bir şeyler anlatmak istemek ve ona ulaşmaya çabalamak başka, yaptığımız ettiğimiz şeylerin - internetten yapılan yemek siparişinin, alınan konser biletinin hatta hangi şampuanı kullandığınızın - kaydının tutulması ve başkaları tarafından - örneğin bu ürünleri pazarlayan şirketler - gözlemlenebilmesi başka diye bilirsiniz. Ben diyorum. Böyle diyen bir grup insan da "internette anonim kalın" çağrısı yapıyor. Sanırım bir yere kadar haklılar. Nasıl olması gerektiğine karar verebilmiş değilim ama hala yazmaya devam ediyorum, hem de blogum da doğrudan adımı vererek. Bu da bir karar sayılıyor sanırım. Tabi bi de şu var : Senin bıraktığın izi kim ne yapsın? Neyse bu aralar Trinity Blood ve Honey & Clover seyredip, Kuşkucu Somon okuyorum diyip bu konuyu en azından şimdilik noktalayayım...
/p>
<

<0yorum:

    <

<< Geri dön

< <